Kendi alanında M. Başakşehir’e 1-0 yenildikten sonra deplasmanda İstanbulspor’la 2-2 berabere kalan siyah beyazlılar, Fenerbahçe ile de alanında 0-0 berabere kalınca 3 maçta 7 puan birden kaybetti. 5. haftayı önder geçiren Beşiktaş, bu kayıpların akabinde sıralamada 6’ncılığa kadar gerilemiş oldu.
Bu makus gidiş, idarenin itimadına karşın Valerien Ismael’in, taraftarlar ve spor kamuoyunda tartışılmaya devam etmesine neden oluyor. Ismael konusundaki en başta gelen tenkit konusu ise, yalnızca tek oyun planına sahip olması ve maçın gidişine nazaran ikinci hatta üçüncü planları devreye sokamaması.
Fenerbahçe maçında da tüm oyun planını, rakibin önde kurduğu defansın ardına atılan toplar üzerine kuran Valerien Ismael’in, daima ofsayta düşen oyuncular ve oyun akışına müdahale etmemesi, beraberliğin en büyük sebebi olarak gösteriliyor. Başakşehir ve İstanbulspor maçlarında da tek planla alana çıkan ekibe, olumlu manada dokunuş yapamayan Fransız teknik adam, 8 maçta kaybedilen 9 puanın en büyük sorumlusu olarak görülüyor.
CENK TOSUN UNUTULACAK FUTBOLCU MU?
Teknik yönetici Valerien Isamel ile ilgili bir öbür tenkit ise oyuncu değişiklikleri ve bilhassa Cenk Tosun konusundaki halleri.
Büyük umutlarla 3. kere Beşiktaş’a gelen ulusal futbolcu geçen sefer sakatlığından ötürü oynayamazken, bu sefer de teknik yönetici tercihine takıldı ve epey az müddet aldı. Hazırlık kampında çok uygun bir performans gösteren Cenk Tosun, ligin başlamasıyla unutularak yedek kulübesine hapsoldu ve 7 maçta onbirde başlayamadı.
Ligin birinci maçı olan Kayserispor müsabakasında oyuna girdikten 13 dakika sonra kırmızı kart gören Cenk, 1 maç cezasını tamamladıktan sonra takımda olduğu 6 maçta da daima son dakikalarda oyuna girdi. Hatta cezasının bitiminde oynanan Karagümrük maçında uzatma dakikalarının son 1 dakikasında oyuna alınan Cenk Tosun, 7 maçta toplam 69 dakika alanda kalırken, gol ve asist katkısı veremedi.
Tecrübeli golcünün bu durumu da sorgulanır hale gelirken, (santrforda Weghorst tercih edildiği için) Şenol Güneş periyodunda sağ ve sol kanatta da oynayan golcü futbolcunun, neden bu tarafta tercih edilmediği ve yedek kulübesine hapsedildiği tartışılan bir mevzu haline geldi.
