Dr. Kınık: Ülkemizdeki maden suyu tüketimi Avrupa ülkelerinin onda biri kadar. Sıhhat için bunun artması gerekiyor
Sarıyıldız: Jeotermal sular ve doğal kaynaklar için yeni bir kanun hazırlıyoruz.
Çoşkun: Maden suyu bakımından dünyanın en şanslı ülkelerinden biriyiz.
Kul: Sıfır karbon emisyonu için çalışıyoruz.
Kızılay İçecek tarafından düzenlenen 2. Memleketler arası Maden Suyu Kongresi İstanbul’da başladı. “Bir Ömür Maden Suyu” temasıyla düzenlenen kongrede maden suyu kesiminin bugünü ve geleceği masaya yatırılıyor. Kızılay Genel Lideri Dr. Kerem Kınık, maden suyunun insanların bedensel ve ruhsal sıhhati açısından ehemmiyetine değinirken, “Bu büyük nimetten gereğince istifade edebiliyor muyuz? Bugün Avrupa’ya baktığımızda kişi başı yıllık 100-150 litre mineralli su tüketildiğini görüyoruz. Lakin ülkemizde 10-15 litreler düzeyinde olduğunu biliyoruz” diye konuştu.
Türkiye’de, maden suyu bölümü alanında çeşitli araştırmalar yapmış uzmanlar ve akademisyenler Kızılay İçecek’in konut sahipliğinde düzenlenen “2. Milletlerarası Maden Suyu Kongresi’nde” bir ortaya geldi. Kongre’nin açılış konuşmalarını Kızılay Lideri Dr. Kerem Kınık, Kızılay İçecek Genel Müdürü Metin Kul, Güç ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Petrol işleri Genel Müdür Yardımcısı Sami Sarıyıldız, Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürü Volkan Memnun Coşkun ile Kongre Bilim Konseyi Lideri Prof. Dr. Y. Birol Hürmet yaparken, 2 gün sürecek olan kongreye maden suyu bölümünün kıymetli uzmanları da sunumlarıyla takviye veriyor.
“Maden suyu tüketimimiz yetersiz”
Açılışta konuşan Kızılay Lideri Dr. Kerem Kınık Türkiye’de maden sularının yeteri kadar ilgi görmediğini belirtti. Kınık, “İnsan biyokimyasal manada incelendiğinde tabiattaki bütün elementlerin bulunduğunu göreceksiniz. Bunların muhakkak oranlarda bulunması mecburî. Yokluğu ise insan hayatını olumsuz etkileyen dengeyi bozan nitelik oluşuyor. Bu minerallere muhtacız. Bu mineraller fabrikalarda yapılamıyor. Bu mineraller insan bedeninde sentezlenemiyor. Bunları her gün almak durumundayız. Maden suları bu büyük nimet kümesi içerisinde insanlığa bahşedilmiş çok büyük bir değer. İlahi istikrarla oluşan bu büyük nimetten gereğince istifade edebiliyor muyuz? Bugün Avrupa’ya baktığımızda kişi başı 100-150 litre mineralli su tüketildiğini görüyoruz. Ancak ülkemizde 10-15 litreler düzeyinde olduğunu biliyoruz” dedi.
“Doğal suların sürdürülebilir biçimde kullanılması için yeni Kanun Hazırlandı”
Program’da konuşan Güç ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Petrol işleri Genel Müdür yardımcısı Sami Sarıyıldız jeotermal kaynaklar ve doğal sular için yeni kanun çalışmalarının hazırlanarak tamamlandığını duyurdu. Sarıyıldız, “Türkiye maden suyunda çok büyük potansiyele sahip. Lakin bu potansiyelimizin yüzde 10 civarında ekonomik olarak halkımıza sunulmaktadır. Daldaki gelişmelere ayak uydurabilecek tüm süreçlerin tek bir çatı altında yürütülmesini sağlayabilecek bir kanunun yapılması gereksinimi hasıl olmuştur. Bu kapsamda yapılan çalışmalar sonucunda jeotermal kaynaklar ve ısı arzı üzere hususlarda kanun hazırlanmıştır. Bu taslak kanunun yürürlüğe girmesi ile tüzel karmaşa, ruhsatlandırma, sicil, kontrol üzere süreçlerin yürütülmesi öngörülmüştür. Jeotermal kaynakların ve doğal suların daha faal verimli ve sürdürülebilir formda kullanılması amaçlanmıştır. Yakın vakitte çıkmasını umduğumuz bu kanunun iyi olmasını diliyorum” dedi.
“Ülkemiz Maden Suyu Açısından Dünya’nın En Şanslı Coğrafyasında”
Programa katılan Etraf Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürü Volkan Memnun Coşkun Türkiye’nin maden suyu açısından Dünya’nın en şanslı coğrafyasında yer aldığını belirtti. Coşkun, “Hayat su ile başlar. İnsanoğlu ömrünün başından beri suyun yanından hiç ayrılmamış ve daima pak su kaynakları aramıştır. Kentlerini medeniyetlerini su ile inşa etmiştir. Ne memnun ki ülkemiz su kaynaklarının mineral zenginliği açısından dünyanın en şanslı coğrafyalarından biridir” diye konuştu.
“Sıfır Karbon emisyonu doğrultusunda çalışıyoruz”
Hızlı iklim değişikliğinin nedenin tabiat değil İnsan kaynaklı olduğunu belirten Kızılay İçecek Genel Müdürü Metin Kul ise Kızılay İçeceğin “Yeşil Kalkınma” içerisinde yer aldığını söyledi. Kul, “Net sıfır karbon emisyonu doğrultusunda çalışmalara başladık. Birinci adımımızı da Kızılay Plus eser ailemizle attık ve karbon nötr olarak üretimini gerçekleştirdik. Biliyoruz ki doğal kaynaklar ulusal bir sıkıntıdır. Evvel kendi insanımıza sonrada tüm Dünya’ya bu kaynakların pahasını anlatmak Kızılay içeceğin önceliğidir” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
