Beşiktaş’ta dönem başında ameliyat olan ve uzun mühlet alanlardan uzak kalan Josef de Souza’nın performansı sorgulanmaya başladı. Kaptanlığa getirilen Brezilyalı futbolcu 4 Eylül’de oynanan Ankaragücü maçında ikinci yarısında oyuna dahil olmuştu. 3-2 Beşiktaş’ın üstünlüğüyle sona eren maçın akabinde Ankaragüçlü bir taraftar alana girerek Salih’e tekme atmıştı.
GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Josef, ekip arkadaşını müdafaa refleksiyle saldırgan taraftara mahzur olmuş, kırmızı kart görmüştü. PFDK tarafından 1 maç ceza verilen tecrübeli futbolcunun cezası Tahkim Heyeti tarafından onanmıştı. Bunun üzerine basın toplantısı düzenleyen deneyimli orta saha oyuncusu gözyaşlarını tutamamış ve Türkiye’de oynamak istemediğini açıklamıştı.
Eski performansını bir türlü yakalayamayan Josef, Trabzonspor maçında yaptığı büyük yanılgıyla dikkat çekmişti. Milliyet Gazetesi muharriri Attila Gökçe, Brezilyalı orta saha oyuncusunun form düşüklüğünü masaya yatırırken, çarpıcı tabirler kullandı. İşte Gökçe’nin ‘Josef depresyonda’ başlıklı yazısı…
‘ÖFKELİ, ALINGAN, MUTSUZ’
“Beşiktaşlı Josef de Souza öfkeli, alıngan, mutsuz… Tahminen de umutsuz. Uzman dostlarımın tanımlaması ile bu bedelli oyuncu, “depresif mutsuzluk” süreci yaşıyor. 2021-22 döneminde Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi’ne güçlü bir takımla girmek için iki kıymetli transfer yaptı: Barcelona takımında forma bulamayan Miralem Pjaniç’le bir evvelki dönemi boş geçiren Alex Teixeira… İkisi de hayal kırıklığı yarattı.. Alex Teixeira santrfor kimliğiyle gelmişti lakin, formsuzluktan, fizikî yetersizlikten ve sakatlıktan umulan performansı gösteremedi. Onun İstanbul’a gelmesi için Beşiktaşlı yöneticilere olumlu bilgiler veren, Alex’in adeta kefili olan Josef de Souza, arkadaşının yarattığı hayal kırıklığıyla büyük bir hüzün yaşadı.Josef’in kederi bu dönem daha da derinleşti. Tam 45 gün oluyor geçen ay, 4 Eylül’de beşinci haftada Ankaragücü-Beşiktaş maçının ikinci yarısında oyuna girdi.
‘TARAFTARLARIN YÜREĞİ OYNADI’
Maçı 3-2’lik deplasman galibiyetiyle bitirdiler. Lakin alandan sevinçle çıkamadılar. Malum “uçan tekme” kahramanı (!), tribünden atlayıp Beşiktaşlı futbolcularla hakemlere saldırdı. Souza hakemlerle arkadaşlarının ziyan görmemesi için saldırgana mahzur oldu. Kurallar bu türlü gerektiriyordu..Bu karardan sonra bir basın toplantısı düzenledi Brezilyalı… Kırgınlık, kızgınlık ve öfke ile “ailece” önümüzdeki dönem Türkiye’den ayrılma kararı aldıklarını açıkladı. Gözyaşlarıyla hüznünü ve yansılarını lisana getirdi. Sonrasında 2-2’lik İstanbulspor maçının 30. dakikasında Melih Kabasakal’a faul yaptığı için sarı kart gördü. Dikkat ettim, Souza kartı gördükten sonra hakeme öfke içinde bir şeyler anlatıyor, itiraz ediyordu. Pazar günü Vodafone Arena’da oynanan Trabzonspor maçında Masuaku’nun yanlışından golü yemişti Beşiktaş. Josef de Souza da emsal bir yanılgı yapıp boş alanda Trabzonsporlulara attı topu. Gol olmadı lakin, taraftarların yüreği oynadı.
Değerli dostum ve hocam Prof. Dr. Acar Baltaş’la konuştum Souza’nın durumunu… “Ankara olayından sonra yaptığı açıklamalar ve birtakım davranış biçimleri ‘artık geçinmeye gönlü olmadığı’ üzere bir izlenim uyandırıyor. Evet, kurallar eskiyebilir, yanlış sonuçlar verebilir ancak bu duruma farklı yaklaşımlar gösterilmelidir. Bu türlü bedelli bir oyuncu yalnızca saha içindekilerle değil, etrafındakilerle hakemler, rakip oyuncular, ekip arkadaşları, kulüp yönetici ve çalışanı ile güzel bağlantılar kurmalıdır. Kulübün bu çeşit münasebetleri düzeltmek için gerekli tedbirleri alması da önerilir” dedi.
KAAN ASLANOĞLU: DEPRESİF MUTSUZLUK
Futbolun Psikiyatrisi kitabıyla değerli saptamalar ve tekliflerde bulunan Psikiyatrist Dr. Kaan Aslanoğlu ise Josef de Souza için “depresif mutsuzluk” tanımlaması yapıyor. Abartılı öfke olur ancak, abartılı ağlamak olmaz” diyor. Aslanoğlu, geçen yıl ekipte yaşanan hayal kırıklıkları, Şampiyonlar Ligi’ndeki hezimetler ve sakatlıklardan Josef’in kendisini sorumlu tuttuğunu, bu ruhsal düşüklüğün hem kadrosu hem de sporcuyu olumsuz etkileyeceğini söyleyerek uyarıyor: “Beşiktaş idaresi Josef’i yalnız bırakmamalı, onu destekleyerek yine yüksek performans ve memnunluk seviyesine çıkarmalıdır!”Josef’i severim… Sıhhati, sevinci ve mutluluğuyla form kazanmasını dilerim.”
