“Okumayan kızımız kalmasın!” diyerek 1997’den bu yana, kız çocuklarının eğitimde yaşadığı ayrımcılığa son vermek için çalışmalarını sürdüren Çağdaş Ömrü Destekleme Derneği (ÇYDD), 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Gününde okula gidemeyen kız çocuk sayısını gündeme taşıyarak acı bir tabloya dikkat çekti.
BirGün Gazetesi’nden Mustafa Kömüş’ün, Ulusal Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından Eylül Ayında açıklanan “Millî Eğitim İstatistikleri – Örgün Eğitim 2021-2022″ bilgileri ışığında hazırladığı haberine nazaran 800 binin üzerinde kız çocuğu eğitime ulaşamadı ve tekrar eğitimin bütün kademelerinde erkek çocuklarının sayısı kız çocuklarının sayısından daha fazla oldu.
Kurulduğu günden bu yana eğitimde yaşanan sıkıntıların yalnızca sosyoekonomik boyutlarına değil, toplumsal ve siyasal tarafına de değinerek tahliller üreten ÇYDD; bu müthiş tablonun, Türkiye’nin geriye yanlışsız adım attığının ispatı olduğuna işaret ederek, kız çocuklarının eğitimden uzak tutulmasıyla yaratılan eşitsizlik sarmalının çok büyük tehlikelere neden olabileceğinin altını çizdi.
EĞİTİMDE AYRIMCILIK BÜYÜYOR, 866 BİN KIZ ÇOCUĞU OKULA GİDEMİYOR
Dünyanın her yerinde kız çocuklarına karşı yapılan ayrımcılığın önlenmesi ve çocuk haklarından eşit ve tam olarak yararlanmaları maksadıyla ilan edilen 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Gününde konuşan ÇYDD Genel Lideri Prof. Dr. Ayşe Yüksel, “Şu anda eğitim görmesi gereken 800 binden fazla kız çocuğu, okulda değil. Bu tablo, kabul edilemez!” dedi.
MEB’in açıkladığı 2021-2022 örgün eğitim istatistiklerine nazaran 866 bin kız öğrencinin eğitimden uzak bırakıldığını lisana getiren Prof. Dr. Yüksel, “Burada 800 bini aşkın bir sayıdan bahsediyoruz, bunun kabul edilemez olması bir yana MEB’in kendi sunduğu datalarla bunu görmemiz daha da vahim bir duruma işaret ediyor. Ülkemizde eğitimi o denli bir noktaya getirdik ki yeni bir ülke yaratacak kadar sayıdaki çocuğumuz zarurî eğitimden yoksun bırakılıyor, geleceğimiz karartılıyor. Bilhassa eğitime erişimde kız çocuklarımıza karşı yapılan ayrımcılık, şiddetini daha da artırmış. Bundan tam 25 yıl evvel Anadolu’nun her köşesinde, derneğimizin unutulmaz Genel Lideri Prof. Dr. Türkân Saylan, cüzzamlı hastalar için gayret ederken bir yandan da tedavi ettiği ailelerin kızlarının eğitimine takviye olarak, onların eğitime ulaşmasını sağlayarak bizlere bir ülkü, bir emel verdi.” halinde konuştu.
Bugün, o ülkünün peşinde, kız çocuklarının eğitimi için çalışmaya ve onlar için eğitimde fırsat eşitliğini yaratmaya çalıştıklarını tabir eden Prof. Dr. Yüksel “ Ne yazık ki bugün karşılaştığımız tablo, tüm bu emeklere, çalışmalara ve kızlarımızın hayallerine büyük bir darbe vurdu; tam 866 bin kız çocuğumuz eğitime erişemiyor. İşin daha acı tarafıysa bu sayı, eğitim kademesi yükseldikçe daha da artıyor. İlkokulda 195 bin, ortaokulda 298 bin, lisede 373 bin kız çocuğu okula gidemiyor. Okuldan uzakta olan kız çocuğu sayısı toplamda 866 bini buluyor. Açık öğretimde okuyan kız çocuklarımızı bu sayıya eklediğimizde ise 1,5 milyondan fazla kız çocuğu eğitimden uzak bırakılıyor.” dedi.
“BU TABLOYA GÖZ YUMAMAYIZ”
MEB istatistikleri ile ortaya çıkan tablonun çok kaygı verici olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yüksel, “866 bin üzere bir sayıya göz yumamayız, bu tabloyu görmezden gelemeyiz. Artık daima olarak değişen eğitim sistemi, 4+4+4, tahlil üretemeyen eğitim siyasetleri yalnızca niteliksiz eğitimi yaygınlaştırmakla kalmayıp kız çocuklarını büsbütün eğitim hayatından ve böylelikle iş ve toplumsal hayattan koparmaya, onları hayatın gerisinde bırakmaya çalışıyor. Buna asla müsaade vermeyeceğiz! ÇYDD olarak okula gidemeyen, eğitimden uzak bırakılan 866 bin kız çocuğumuzun yanındayız. 866 bin kız çocuğumuzu arıyoruz; öykülerini onlardan dinlemek ve hayallerine ortak olmak istiyoruz. Neden eğitimden uzak kaldıklarını, şu an nerede olduklarını ve ne yaptıklarını öğrenmek ismine çalışmalara başlayacağız. ” biçiminde konuştu.
103 BİN 387 KIZ ÖĞRENCİ VE 18 EĞİTİME DAYANAK PROJESİ
ÇYDD olarak 33 yıldır sürdürdükleri çağdaşlık seyahatinde en büyük maksatlarının Atatürk ihtilal ve prensiplerini yaşatarak çağdaş eğitim yoluyla çağdaş topluma ulaşmak olduğunu belirten Prof. Dr. Yüksel, Türkân Hocamız önderliğinde öncelikle kız çocuklarımızın eğitimine takviye olarak toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya yönelik çalışmalar gerçekleştirdik, binlerce kız öğrencimize ışık olduk. Laik, bilimsel ve karma eğitimi korumak ismine sürdürdüğümüz çalışmalar ile bugün, 103 bin 387 kız öğrencimize eğitim takviyesi sağlamış bulunuyoruz. Birebir vakitte örgün eğitimden mezun olmanın tek başına kâfi olmayacağı öngörüsüyle öğrencilerimizin toplumsal, şahsî ve düşünsel açıdan farklı yetkinlikleri de kazanabilecekleri projeler geliştiriyoruz. Bugün, 18 tane eğitime dayanak projemiz ile çeşitli alanlarda farkındalık yaratıyor; kız çocuklarımıza 21. yüzyıl marifet ve yetkinliklerini kazandırarak hayallerini gerçekleştirmelerine dayanak oluyoruz. Lakin bu kâfi mi, asla! ÇYDD olarak “sorunun değil, tahlilin bir modülü ol” kanısından asla ödün vermedik, vermeyeceğiz! Çağdaş eğitim ve kız çocuklarımızın geleceği için eğitimdeki gerçek problemlerin tespit edilmesi ve acilen bütüncül eğitim politikalarınınuygulanması gerekiyor. Bu gerçekleşene kadar durmadan çalışmaya ve öğrencilerimize dayanak olmaya devam edeceğiz. 866 bin kız çocuğumuzu artta bırakmayacak, umudu yine yeşerteceğiz.” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
