Vali Ali Hamza Pehlivan, Rektör Prof. Dr. Ahmet Çamsarı’nın da hazır bulunduğu programda konuşan Bakan Çavuşoğlu, toplumun dış siyasete katkısını önemsediklerini belirterek, “Artık dünyada çok katmanlı bir dış siyaset var. Çok katmanlı olunca, çok aktörlü olması gerekiyor. Tek başına dışişleri bakanı, ilgili başka bakanlarımız ve bakanlıklarımızın, meslek diplomatlarımızın üstesinde geleceği bir alan olmaktan çıktı. O yüzden toplumun her kesitinin dış siyasete katkısına çok ehemmiyet veriyoruz. Bugün kendinizi hiçbir vakit küçümsemeyin. İnternette bile Türkiye ile ilgili tartışmalarda, toplumsal medyada yorum yapan, Türkiye’yi hoş bir formda anlatan herkesin diplomasimize aslında bir yararı var. Çağdaş diploması anlayışında herkes bir aktördür, herkesin dış siyasete katkısı vardır. Bilhassa gençlerin rolünü biz önemsiyoruz. Zira dünya çok süratli değişiyor. Hakikaten yakalamak çok güç. Yani izleyip, tahlilini yapmak bile çok güç. Dış siyaset tahlilinde yapay zekadan faydalanıyoruz. Hasebiyle nitekim gençler bir ülkenin itici gücüdür, o yüzden kendinizi küçümsemeyin. Biz ikili ve çok taraflı diplomasi diye ikiye ayırıyoruz lakin son periyot temaslarımıza baktığımız vakit çok taraflı diploması yoğunluk kazandı. Aslında bunun bir sebebi şu. Bugün faal çok taraflılığa inanıyoruz ve buna da gereksinimimiz var. O kadar çok sorun, o kadar çok sorun var ki bir ülke ne kadar etkin olursa olsun bu meselelerin üstesinden gelebilmek için çok taraflı platformlarda işbirliği gerekiyor” dedi.
Türkiye’nin son yıllarda izlediği dış siyasetinin takdir edildiğine dikkat Bakan Çavuşoğlu, “360 derece dış siyaset izliyoruz. Yani tek tarafa bakamıyoruz. Bu türlü bir lüksümüz yok. 2 yada 3’ü ortasında bir adedini seçme lüksümüz yok. Pek hoş bir biçimde herkesle ilgilerimizi biz sürdürebiliriz, herkesle düzgün geçinebiliriz. NATO üyesiyken Rusya ile diyaloğumuz uygun olabilir. Burada alternatif göstermeden pek münasebetler âlâ yürütülebilir. Ukrayna-Rusya savaşında herkes şunu söylüyor. Âlâ ki hem Rusya ile hem de Ukrayna ile görüşebilen bir ülke var, Türkiye var. Hasebiyle 360 derece herkesle sürdürdüğümüz bağlantılarımızın yalnızca bir örneği. Çok taraflı dış siyaset izlemek hem coğrafyamızın hem tarihimizin hem de aklın gereğidir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Dünya 5’den büyüktür’ kelamının artık memleketler arası bir davet haline geldi. ABD bile bunu söylemeye başladı ki o 5 ülke ortasında kendisinin olmasına karşın. Zira Ukrayna krizinde gördük ki 5 ülkeden 1’i hayır dediği vakit BM Güvenlik Kurulu karar alamıyor. Savaşı sonlandıramıyor. Pandemi üzere herkesin ortak sorunu olan bir bahiste bile 3 ay sonra BM bir karar alabildi. Bu durumda çatışmaların sonlandırılması mümkün olmuyor. BM Güvenlik Kurulu’nun 5 daimi üyelik sistemi sorun. Veto hakkının olması bir sorun, kapsayıcı değil. Teknolojik, ekonomik, toplumsal değişime karşın hiç değişmeyen BM, yeni sıkıntılara da maalesef yanıt veremiyor” diye konuştu.
