Bu yıl 10.su düzenlenen, farklı bölümlerden yerli ve yabancı dünya önderlerinin ve pazarlama duayenlerinin ağırlandığı Brand Week İstanbul’un son gününde “Covid sonrası Türk ve İspanyol Eczacılar gözünden değişen sıhhat trendleri oturumu”, tüm dünyada Fitoterapi biliminin yaygınlaştırılması ve Türkiye’de de bu alandaki farkındalığın artırılması konusunda yaptığı çalışmalarla ön planda olan AlchemLife sponsorluğunda düzenlendi.
Eczacı Işın İtina moderatörlüğünde Fitoterapi konusunda bilgilerin paylaşıldığı oturumda, Nesrin Gültekin Arbak ve Eczacı Ahmet Kandemir’in yanı sıra İspanya’dan da Eczacı konuklar ağırlandı. Pandemi sürecinde, bilimsel araştırmalarla kanıtlanmış onaylı eserlerle ilgili tavsiyelerde bulunduklarını söyleyen Eczacı Clara Del Castillo Rodriguez; “Sağlık hizmetleri İspanya’da üç kümeye ayrılıyor; Kamu, özel dal ve eczanelerde verilen tavsiyelerle birlikte hastalara ulaştırılan sıhhat hizmetleri. Bizler hekimlerin reçete ettiği ilaçların onayını yazıyoruz ancak birinci olarak gelen hastaya tavsiyelerde bulunuyoruz. Fitoterapi 2019’dan beri çok büyüyen ve ilgi duyulan bir alan haline geldi. Eczacılık Odası üzere kurumlar da artık Fitoterapi ve muhakkak patolojiler ortasındaki alakanın araştırılmasına kıymet veriyor” dedi.
Oturumda yer alan bir başka konuk ise Uzman Eczacı Nesrin Gültekin Arbak’tı. Fitoterapinin en eski tedavi formlarından biri olduğunu söyleyen Arbak; “Fitoterapi, bilimsel araştırmalarla aktifliğinin ispatlanması sebebiyle artık literatürlerde sıklıkla karşımıza çıkmaya başladı. Bizler yani Eczacılar bunun eğitimini sıkı bir biçimde alıyoruz ve tüketiciye en yanlışsız eserleri tavsiye ediyoruz. Münasebetiyle burada değerli olan nokta Fitoterapi eserlerinin Eczacılara danışılmadan kullanılmaması gerektiği” dedi.
Eczacı Ester Romero Ruiz ise kelamlarına şöyle devam etti; “Biz İspanyol Eczacılar Covid’le birlikte bitkisel tahlillere çok fazla yönelindiğini gözlemledik. Her yeni gün, farklı doğal tahlil tavsiyesi isteyen bireylerle karşılaştık. Bizler de bu süreçte mevzuyla ilgili daima eğitim alarak kendimizi geliştirdik. Fitoterapi hakkında hakikat bilgi transferi yapmak çok kıymet verdiğimiz bir mevzu. Eserlerin kullanımı sonrası hastadaki değişimleri yakınen gözlemledik. Eczanede dış hizmetler olarak sunduğumuz içerikler ortasında Fitoterapi, Aromaterapi ve çiçek terapisi bulunuyor” dedi.
“Covid sırasında virüsü tanımak virüsle bir arada bir şeyler öğrenmek, kolay semptomlarla atlatılmasını sağlamak için üç yıldır gayret ediyoruz” diyen Eczacı Ahmet Kandemir, “Hastalanmadan evvel esirgeyici destekler kullanma kısmı tüketici tarafında daha olumlu ve ağır karşılandı. Beşerler eserden çok bilgiyi hakikat almak istiyor. Bizler de kendimizi daima geliştirip aktüel klinik çalışmaları takip ediyoruz” formunda kelamlarına devam etti.
“Covid sonrası korku bozukluğu ve influenza virüsler arttı”
Post covid devirde dert bozukluklarının arttığını vurgulayan Uzman Eczacı Nesrin Gültekin Arbak, “Artan uyku bozuklukları da önemli bir sorun. Eczaneler herkesin kaygısını dinleyen birinci basamak olduğu için evvel bize geliyor beşerler. Biz de güvendiğimiz firmaların güvendiğimiz eserlerini öneriyoruz. Örneğin AlchemLife’ın yaptığı üzere standardize eserler üretiyorsa, klinik çalışmaları bize sunuyorsa, ben de tüketiciye itimatla öneriyorum” dedi.
Bu kış üç farklı virüsün hayatımızın içinde olacağını belirten Eczacı Ahmet Kandemir; “Yaklaşık üç yıldır maskelerleydik ve 18 yaş altı küme hiç hastalanmamışken, şu an en ağır semptomları onlar yaşıyor. Covid’de kazandığımız alışkanlıkları bırakmadan devam ettirmemiz gerekiyor” dedi. Son bir yılda Türkiye’de antidepresan ilaç kullanımının arttığına da değinen Kandemir; “Bundan 10 yıl evvel nasıl antibiyotik kullanımı Halk sıhhatine ziyan verecek niceliğe ulaştıysa şu anda da antidepresan kullanımı tıpkı noktadadır. Her şeyin tahlili kimyasal içeriğe sahip antidepresanlarda değildir. Bunun yerine bitkisel besin destekleri önerilmeli” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
