İstanbul Bilgi Üniversitesi bünyesinde çocuk hakları alanında faaliyet gösteren BİLGİ Çocuk Çalışmaları Ünitesi (ÇOÇA), 15. yaşını kutladı. Çocukların seslerini duyurmak, onların haklarını korumak emeliyle çalışmalar yürüten ÇOÇA, yeni yaşına paydaşlarının katıldığı bir aktiflikle girdi
İstanbul Bilgi Üniversitesi bünyesinde kurulduğu 2007 yılından bu yana tüm çocukların seslerinin duyulduğu, görüşlerinin dikkate alındığı, kararlarda kelam haklarının olduğu bir dünyaya katkıda bulunmak için çalışan BİLGİ ÇOÇA, bugüne kadar yürüttüğü çalışmalarla birçok çocuğun hayatına olumlu manada katkı sağladı.
ÇOÇA 15. yılını santralistanbulKampüsü’nde paydaşlarının iştirakiyle düzenlenen bir aktiflikle kutladı. Açılış konuşmasını yapan İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ege Yazgan, “İstanbul Bilgi Üniversitesi 27 yıllık bir kurum. ÇOÇA ise üniversitemizin içerisinde 15 yıldır faaliyet gösteren bir ünite. Bu bile bizim üniversite olarak çocuk hakları ile ilgili çalışmalara ne kadar ehemmiyet verdiğimizin bir göstergesi. Çocuk haklarına ve eğitim konusuna daha geniş perspektiften baktığımız vakit çocukların yetişkinlerden farklı olarak, özel bir formda muamele edilmesi gereken bireyler olduğunun anlaşılması epey geç bir vakte tekabül ediyor. Çocuk eğitiminde zorbalığın, şiddetin, baskının kalkması da bir oldukça uzun vakit almış durumunda. Demokrasinin yeşerdiği, insan haklarının çok değerli olduğu toplumlarda bile sistematik olarak çocukların eğitiminde şiddetin yer aldığını çok yakın vakitlere kadar biliyoruz. Münasebetiyle biz üniversite olarak çocuk çalışmaları alanında öncü olmuş olmaktan gurur duyuyoruz.’’ dedi.
ÇOÇA 70 binden fazla çocuğa ulaştı
ÇOÇA’nın İstanbul Bilgi Üniversitesi Sivil Toplum Çalışmaları Merkezi bünyesinde kurulduğu 2007 yılından bu yana pek çok saygın projeye imza attığını belirten Yazgan, “ÇOÇA bu vakit zarfında kıymetli gelişmeler sağladı. Hem çocukların hem yetişkinlerin çocuk haklarını öğrenmeleri için geliştirdiği eğitim malzemeleri şimdiye kadar 70 binden fazla çocuğa, 15 binden fazla yetişkine ulaştı. Birçok öğrenme malzemesi ders içeriklerinde kaynak olarak hala kullanılıyor. İlgili bakanlıklar, lokal idareler, sivil toplum örgütleri, okullar ve öteki üniversitelerle şimdiye kadar birçok işbirliği yapıldı. 40’ı aşkın toplumsal sorumluluk ve araştırma projesi gerçekleştirildi. ÇOÇA bilhassa çocuğun iştirak hakkı, çocukların seslerinin duyulması ve karar süreçlerine dâhil edilmesi konusunda hem Türkiye’de çocuk hakları alanına hem de uygulama açısından önemli katkılar sundu” dedi.
Türkiye’de akademide kurulan birinci çocuk çalışmaları birimi
İstanbul Bilgi Üniversitesi Sivil Toplum Çalışmaları Eğitim ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nurhan Yentürk ise “BİLGİ Sivil Toplum Çalışmaları Merkezi 2003 yılında kurulduğunda Türkiye’de hiçbir üniversitede bu alanda çalışan bir merkez yoktu. Çocuk Çalışmaları Ünitesi de birinci sefer Türkiye’de İstanbul Bilgi Üniversitesi bünyesinde kuruldu. ÇOÇA’nın bilhassa paydaşlarla çalışma konusunda harikulade bir tecrübesi ve çabası var” dedi.
‘Çocuklar krizlerin en çok etkilediği kümeler arasında’
ÇOÇA Koordinatörü Beğenilen Durmuş ise ÇOÇA’nın 15 yıldır çocuk hakları eğitimi, çocuğun âlâ olma hali, çocuk iştiraki, toplumsal cinsiyet eşitliği, çocuk işçiliğinin önlenmesi alanında yürüttüğü faaliyetlerle ilgili bilgi verdi. Durmuş, ‘Bu 15 yıllık müddet içerisinde çocuk hakları alanında istatistiklerde değerli bir ilerleme kaydettiğimizi söyleyebilmeyi isterdim. Lakin bunu söylemek çok sıkıntı, zira ne yazık ki çoklu krizler devrindeyiz. Çocukların muhtaçlıkları değişiyor, dönüşüyor. Pandemi, iklim krizi üzere bir sürü krizin içinde çocuklar aslında en çok etkilenen ve en az sesi çıkan kümeler ortasında yer alıyor. Biz daima seyahatimizi dalgalı bir denizde sandalla yol almak üzere tanımlarız. Deniz çok sakin değil, lakin çocuk haklarının hayata geçmesi için paydaşlarımızla birlikte yol almaya devam edeceğiz” dedi.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Göç Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Pınar Uyan Semerci ise “Çocuğun üstün faydası Türkiye’de maalesef kâğıt üzerinde kalan, gerçekleştiremediğimiz ve daha çok yolumuz olan bir alan. O yüzden bunun için herkesin elbirliğine, çocuğun üstün faydasını gözeten bir bakış açısına muhtaçlığımız var. ÇOÇA’nın varlığı Üniversitemiz için olduğu kadar Türkiye için de bir talih. Türkiye üzere gündemin daima öteki ajandalarla dolu olduğu ülkelerde çocukları duymak, seslerinin çıkmasına yardımcı olmak çok kıymetli” dedi.
40’ı aşkın projede 100’ü aşkın kurumla işbirliği
Bugüne kadar çocuk haklarının hayata geçmesi için çalışan ÇOÇA’nın 15 yılda öne çıkan projeleri ortasında, ‘’Söz Küçüğün Kutu Oyunu, Pusulacık, Haklar Sahnesi: Çocuk Hakları Programı, Çizgilerle Haklarım ve Çocuk Hakları Mukavelesi Animasyon Sineması, Genç Sesler Projesi, Gençlerle İnsan Hakları üzere projeler yer alıyor. ÇOÇA yürüttüğü 40’ı aşkın proje kapsamında 100’ü aşkın kurumla iş birliği yaptı. 70 binden fazla çocuğa, 15 binden fazla yetişkin paydaşa ulaştı.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
