Bahar GENCER/ Milliyet.com.tr
Türkan, Derya ve Dönüş isimli üç kız kardeşin öyküsünün anlatıldığı ve İclal Aydın’ın tıpkı isimli romanından uyarlanan ‘Üç Kız Kardeş’ dizisi, heyecan dolu kısımlarıyla ekranlara gelmeye devam ediyor. 18 Ekim Salı akşamı 22’nci kısmıyla izleyici karşısına çıkan ‘Üç Kız Kardeş’in yeni kısımda; gerçekleri öğrenen Türkan’ın yüzleşmek yerine susmayı tercih etmesi ve mutsuzluğu gündem oldu.
TÜRKAN’IN SESSİZ ÇIĞLIĞI
‘Üç Kız Kardeş’in son kısmında; Mine ve Somer’i konuşurken duyan Türkan, birinci olarak her şeyi yakıp yıkmayı düşünürken kendini tuttu ve kahvaltı masasına geri döndü. Midesi bulandığı için berbat hissettiğini söyleyen Türkan, kimseye bir şey hissettirmemeye çalıştı. Derya, İzmir’e gideceği için onunla vedalaştıktan sonra da Somer ile otomobile bindi. Konutun kapısında tek başına yürüyüşe gitmek istediğini söyleyen Türkan, her şeyi uzun uzun düşündü. Bu sırada her yerde eşini arayan Somer, Türkan’ın halasına gidip onun gittiği yeri iddia etti.
Düşünürken Özer’in büyük aşkı Sevilay ile iskelede tanışan Türkan, Somer yanına gelince şaşırdı. Uğradığı ihanet sebebiyle eşine kızgın olan Türkan, bebeği aldırıp aldırmamak konusunda düşündüğünü belirtti. Karısını meskene götüren Somer de onun annesi Rüçhan ve Mine yüzünden korktuğunu zannetti. Karısına şefkat gösteren Somer Korman, o uyuyunca yaşadığı çaresizlikle bütün gece ağladı. Sonraki gün bavulunu toplayan Türkan, tam gidecekken kapıya Sadık geldi.
SADIK’IN DEDELİK SEVİNCİ
Derya’yı İzmir’e bıraktıktan sonra kızları için beslediği mayaları çoğaltan Sadık, torunu için de yeni bir kavanoz yaptı. Tam bavuluyla çıkacakken babası gelince vazgeçen Türkan, Sadık Bey’in armağanıyla duygulandı. Sonrasında odasına çıkan Türkan peşinden gelen Somer’e; şimdi bir hususta karar veremediğini belirtti. Babasının konutuna dönmekten vazgeçen Türkan, şifonyerindeki çerçeveleri fırlattıktan sonra Mine içeri girdi. Her şeyi toparlayıp Mine’ye çaktırmamaya çalışan Türkan, camlar yüzünden elini yaraladı.
RÜÇHAN’DAN GELİNİNE İLGİ
Dede olacak olmanın sevincini yaşayan Sadık ise çarşı esnafına baklava dağıtırken, bir tepsi de Korman Ailesi’ne yolladı. Çok sevdiği cevizli baklavadan yiyen Türkan, Rüçhan Hanım ona şefkat gösterse de odaya gelmesinden rahatsız oldu. Torununa oda hazırlatan Rüçhan Korman, Ayla’nın kan sulandırıcı ilacı gelinine götürmesini engelledi. Yalnızca su içen Türkan, kendisine terfi verdiği için Rüçhan Korman’a teşekkür etmeye gelen Mustafa ile lafladı.
“MİNE’NİN PALAVRALARI ÖTEKİ İNSANLARIN GERÇEĞİNE DÖNÜŞÜYOR”
Akşam meskene dönen Somer, Türkan’a ortalarında ne olduğunu sorup ıstırabını anlattı. Buna inanmayan Türkan’ın “Kiraz’ın babasına ulaşabildin mi?” sorusuna karşılık veren Somer, “Adam nefret ediyor Mine’den, mahvetmiş adamın hayatını. Evliymiş, keyifli bir yuvası varmış. Bir bebekleri olacakmış hatta, Kiraz sütten kesildiğinde onu da yanına alacakmış” dedi. Türkan ise eşine; “Ne tuhaf, Mine’nin palavraları öteki insanların gerçeğine dönüşüyor” cevabını verdi. Tüm bu konuşmaları duyan Mine bir epey öfkelendi.
MİNE, TÜRKAN’A TUZAK KURDU
Ertesi sabah Ayla’dan nane limon isteyen Türkan duşa girdi. Çabucak nane limon kaynatan Ayla, Özer Beyefendi kendisine ceketini sorunca onun yanına gitti. Bunu fırsat bilen Mine ise Rüçhan Hanım’ın Türkan’ın içmesine müsaade vermediği ilacı nane limona karıştırdı. Türkan da habersizce bu çayı içti.
TÜRKAN KİMİ SEÇECEK?
Kızının bir kahrı olduğunu hisseden Nesrin ise onunla görüşmeye gitti. Türkan’ın mutsuzluğunu dinleyen Nesrin, ona Mine’yi, bebeği ve tüm olanları bildiğini tabir etti. Sonrasında da “Bu bebeği biz büyütürüz. Kalma bu ahlaksızların yanında. Haydi kalk alalım eşyalarını dönelim evimize” diyerek kızına dayanak oldu. Ayla’dan valizini alıp kapıya giden Türkan, Somer’in gelişiyle şoke oldu. Kapıda bavuluyla kalan Türkan, annesi ve Somer ortasında kaldı.
Gerçekleri öğrenen Türkan’ın yüzleşmek yerine susmayı tercih etmesi dikkat çekerken; Somer’in kendisine olan hallerini hazmedemeyen Mine’nin bebeğin düşmesi için yaptığı atılıma toplumsal medyadan yorum yağdı. İşte o yorumlardan bazıları…
Ah Somer hak ettin bunları”,
“Çiçek üzere kızı soldurdun Somer”,
“Atma içine Türkan artık”,
“Somer, Türkan’ın gerçekleri öğrenmiş olma ihtimalini düşünmüyorsun hiç”,
“Türkan’ın en güç ikilemi”,
“Türkan gerçeği bu türlü öğrenmemeliydi”,
“Mine tekrar şaşırtmadın”,
“Türkan’ın bütün hayalleri yıkıldı”,
“Türkan’ın her şeyi Somer’e anlatması gerek”,
“Türkan inşallah annesiyle gider”,
“Somer’e keşke anlatsaydın bu türlü daha çok üzüldün Türkan”,
“Mine’nin de gebeyken başına makus şeyler gelmişti fakat bir şey olmadı Türkan’a da olmaz”,
“Biri artık Mine’ye dur desin”,
“Mine konuttan gitmediği sürece Türkan’ın başına her şey gelebilir.
