Hollanda’da yaşayan Dilara Şahin, lösemiye yakalandı. Hastanede tedavi altına alınan Şahin’in hayat fişinin çekilmesi kararı verildi. Bahsin toplumsal medyada paylaşılması üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Şahin, geçen şubat ayında hava yolu ile İstanbul’a getirildi. Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi altına alındı. Şahin, yaklaşık 8,5 ay süren tedavinin akabinde hekimlerin tüm müdahalesine karşın dün hayatını kaybetti. Şahin’in cenazesi memleketi Kayseri’ye getirildi. Hulusi Akar Camii’nde kılınan cenaze namazına Şahin’in yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Kılınan cenaze namazının akabinde Şahin’in cenazesi Asri mezarlıkta toprağa verildi.
‘TAM 8,5 AY DEVLETİMİZ BİZE KOL, KANAT GERDİ’
Genç yaşta hayatını kaybeden Dilara Şahin’in babası Oğuz Şahin, DHA’ya yaşadıkları süreçle ilgili şunları söyledi:
“Yurt dışında yaşarken kızım lösemi olmuştu. Ciğerleri de su toplamıştı. Tedavi gördüğü hastanede, tedavisinin mümkün olmadığını, fişini çekeceklerini söylediler. Kızımın fişinin çekmemeleri için çok uğraştık ancak ikna edemedik. Tam fişini çekecekleri vakit Cumhurbaşkanımız devreye girdi. ‘Nefes alıyorsa getirin’ dedi. Biz de kızımız Dilara Şahin’i İstanbul’a getirdik. Marmara Üniversitesi’ne yatırdılar. Ciğerlerini çok kısa vakitte temizlediler. Fizyoterapisini yaptılar. Her şeyini kendi başına yapabiliyordu. Her şeyi tertibe binmişti. Yalnızca lösemi hastalığı kalmıştı. Tam 8,5 ay devletimiz bizlere kol, kanat gerdi. 8,5 ay bizi kızımızla doya doya yaşattı. Allah devletimizden razı olsun. Bizlere Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan vesile oldu. Gerisinden Sıhhat Bakanımız Fahrettin Koca birinci günden bugüne kadar olayı takip etti. Telefonla arayarak başsağlığı diledi. Ellerinden geleni yaptıklarını söyledi. Allah hepsinden razı olsun, kızımızın da yeri cennet olsun”
