Takımın bay geçmesini de fırsat bilen Okan Buruk, bu müsabakaya farklı bir takımla çıkıp yeni bir başlangıç yapmak istedi. Bilhassa son haftalarda çok eleştirilen Kerem yedek kulübesinde, Mertens ise alanda onun yerinde maça başladı. Sol bekte ise Kazımcan ile başlayan Okan Hoca’nın maç başı takımında tahminen de en fazla eleştirilecek husus, Kazımcan-Mertens ikilisinin Onur Bulut karşısında ne kadar tesirli olabileceği sorusuydu? Bu sorunun karşılığını 34. dakikada ekibinin 2. golünü atan Onur verdi.
İlk yarıyı 2-0 mağlup bir biçimde tamamlayan Galatasaray takımı ise bu dönemin tahminen de en etkisiz oyununu oynadı. Torreira, Mata ve Midtsjö koca bir yarıyı sıfır top kapmayla oynadı. Orta alanda ikili gayretlerin neredeyse tamamını Kayserispor’un kazandığı birinci yarıda, Galatasaray ismine ise alanda temposuzluk, isteksizlik, güçsüzlük karar sürdü. Geri dönüşlerde ve paslarda sorun yaşayan Galatasaray’daki birinci 45 dakikanın nedeni ne diye sorarsanız, tek bir karşılığı yok. Lakin 15 gündür maç yapmayan grubun fizik olarak hala hazır olmayışı, en öne çıkan sebeplerden biri…
İkinci yarıda ise değişikliklerle birlikte Galatasaray baskı kurmaya çalışmış olsa da daima kenar ortaları ve atak sonlandırma uğraşıyla topun değerini bilemedi ve bir gol attığı müsabakadan mağlup ayrıldı.
Sezon başından beri Galatasaray ile ilgili sorun daima tıpkı. Puan alırken bile oyun gücünü elinde tutamıyor. Bir ekibin en güzel oyuncusu dönem başı kampı yemeyen sağ beki ve kalecisi olursa ve dönem başından beri rahat bir 3 puan alamıyorsa burada faturayı teknik heyete mi, kendini hazırlayamayan yeni transferlere mi yoksa transfer planlamasını yapan idareye mi kesmek gerekir siz karar verin. Ama şu bir gerçek, günümüz futbolunda evvel fizik kalite ve taktik, sonra kalite geliyor. Transfer tabelası kapalı olan mütevazı takımlı Kayserispor, maç uzunluğu sağ sol fark etmeden iç çizgileri o denli güzel kullanıp, son vuruşlarda Muslera’yı zora sokabilecek o denli şutlar attı ki, kale ardına Kayserispor taraftarlarının astığı bir pankart tahminen de maçın özeti oldu:
“Hayallerimiz bütçelerden büyük.”
